NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

EBVABU’L-ĞUSL

<< 134 >>

بول ما يؤكل لحمه يصيب الثوب

52- Eti Yenen Hayvanların idrarının Elbiseye Bulaşması

 

أخبرنا محمد بن عبد الأعلى قال حدثنا يزيد يعني بن زريع قال ثنا سعيد قال حدثنا قتادة أن أنس بن مالك حدثهم أن ناسا أو رجالا من عكل قدموا على رسول الله صلى الله عليه وسلم فتكلموا بالإسلام قالوا يا رسول الله إنا أهل ضرع ولم نكن أهل ريف واستوخموا المدينة فأمر لهم رسول الله صلى الله عليه وسلم بذود وراع وأمرهم أن يخرجوا فيها فيشربوا لبنها وأبوالها فلما صحوا وكانوا بناحية الحرة كفروا بعد إسلامهم وقتلوا راعي رسول الله صلى الله عليه وسلم واستاقوا الذود فبلغ النبي صلى الله عليه وسلم فبعث الطلب في آثارهم فأتى بهم فسمروا أعينهم وقطعوا أيديهم وأرجلهم ثم تركهم في الحرة على حالهم حتى موتوا

 

[-: 290 :-] Enes b. Malik anlatıyor: Ukl kabilesinden bazı insanlar Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e gelerek islamiyet hakkında konuştular. Dediler ki:

 

"Ey Allah'ın Resulü! Bizler çölde yaşamaya alışmış göçebe insanlarız, yerleşik hayata alışık değiliz." Medine'nin havasından hoşlanmadıklarını ve sıkıldıklarını söylediler. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), onlara çobanıyla beraber bir sürü tahsis edilmesini emretti. Sonra da onlara develerle beraber Medine dışına gitmelerini, develerin süt ve idrarlarından içmelerini emretti. Bu kimseler sağlıklarına kavuşunca, Harre denilen taşlık bölgede Müslümanlıktan çıkıp tekrar kafir oldular. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in çobanını öldürüp develeri sürüp götürdüler. Bu durum Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e ulaşınca onların peşlerinden adamlar gönderdi. Bir süre sonra yakalanıp Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in huzuruna çıkarıldılar. Gözlerini oydular, ellerini ve ayaklarını kestiler. Daha sonra Harre denilen yerde bu şekilde ölüme terk edildiler.

 

Diğer tahric: Buhari 4192, 5727; Müslim 1671; Ebu Davud 4368; 12668; İbn Hibban 1388

Hadis 348: 3482,3483, 7478 ve 7525'te gelecek.

 

 

أخبرنا محمد بن وهب بن أبي كريمة الحراني قال حدثنا محمد بن سلمة قال حدثني أبو عبد الرحيم قال حدثني زيد بن أبي أنيسة عن طلحة بن مصرف عن يحيى بن سعيد عن أنس بن مالك قال قدم أعراب من عرينة إلى نبي الله صلى الله عليه وسلم فأسلموا فاجتووا المدينة حتى اصفرت ألوانهم وعظمت بطونهم فبعث بهم نبي الله صلى الله عليه وسلم إلى لقاح له فأمرهم أن يشربوا من ألبانها وأبوالها حتى صحوا فقتلوا رعاتها واستاقوا الإبل فبعث نبي الله صلى الله عليه وسلم في طلبهم فأتي بهم فقطع أيديهم وأرجلهم وسمر أعينهم قال عبد الملك لأنس وهو يحدثه هذا الحديث بكفر أو بذنب قال بكفر

 

[-: 291 :-] Enes b. Malik anlatıyor: Ureyne kabilesinden bazı kimseler Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e gelip Müslüman oldular. Medine'nin havası onlara iyi gelmediği için renkleri sarardı, karınıarı şişti. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem onları sağımlık develerin bulunduğu yere gönderdi ve onlara develerin sütlerinden ve idrarlarından içmelerini emretti. Bu kimseler sıhhat bulduklarında develerin çobanını öldürdüler ve develeri sürüp götürdüler. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, onları yakalamak üzere adamlar gönderdi. Bir süre sonra yakalanıp getiriidiler. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) onların gözlerini oydurdu, ellerini ve ayaklarını kestirdi.

 

Mu'minlerin emiri Abdülmelik kendisine bu hadisi nakleden Enes'e: "Bu insanların bu şekilde cezalandırılmaları küfre girmelerinden dolayı mı, yoksa günah işlemeleri sebebiyle mi?" diye sordu. Enes de: "Kafir olmaları sebebiyle" cevabını verdi.

 

 

قال أبو عبد الرحمن لا نعلم أحدا قال عن يحيى بن سعيد عن أنس بن مالك في هذا الحديث غير طلحة بن مصرف والصواب عندنا والله أعلم يحيى بن سعيد عن سعيد بن المسيب مرسلا

 

Nesai dedi ki: "Talha b. Musarrif'ten başka bu hadisi Yahya b. Said kanalıyla Enes b. Milik'ten nakleden hiç kimse duymadım. Bize göre doğrusu -Allah en doğrusunu bilir- hadisin Yahya b Said kanalıyla Said b. el-Müseyyeb'den mürsel olarak rivayet edilmiş olmasıdır

 

Diğer tahric: İbn Hibban 1386.

Hadis 3484'te gelecek.